Orhan Kahyalıoğlu'nun Ayrı düşmüşüz yanyana kitabı, bir Bülent ortaçgil kitabı..
Dupduru sözleri, gitarın huzur veren tınısı ile Ortaçgil
adeta bir masal anlatır bu albümünde.
Dinlediğim en naif müzik ve en naif sözleri aynı anda barındırır
bu albüm.
Günaydın size, günaydın bize, hepimize günaydın diyerek
başlar, kedilerden, şık kadınlardan, ilişkilerden, yalnızlıklardan, hayal
kırıklarından bahseder..
Sonra yine günaydın diyerek bitirir albümünü Ortaçgil.
Kahyalıoğlu’nun güzel tespiti ile hiç bakmadığım bir açıdan
tekrar üzerinde düşündüğümde, bu iki günaydın arasına bir günü sığdırdığını
farkettim.
Bütün “insanlık” halleriyle..
Kitap Ortaçgilin özel hayatına dair ayrıntılar da
barındırmakla beraber müzisyen kişiliğini analiz ediyor.
Bunu yaparken Ortaçgilin öğrencilik yıllarından başlayarak
müzik akımlarını, o zamanın dinamiklerini de az ama öz şekilde betimliyor ki
müzisyenin gelişimini çok daha iyi anlıyoruz.
Nasıl müzikler dinlemiş, müziğe nereden başlamış, ne
tarzları denemiş gibi.
Ortaçgil aslında kimya mühendisi. Profesyonel iş hayatını
bir noktada bırakıp tam zamanlı müzisyen olmaya karar veriyor.
Bunu iyi ki yapıyor, yoksa bir tarafımız eksik kalırmış.
Bizim insan oluşumuzu, yalnızlığımızı bu kadar sade
anlatacak başka bir şarkı sözü yazarı yok çünkü.
Kahyalıoğlunun güzel tespitlerinden bir tanesi Ortaçgilin
ilk albümünden başlayarak neredeyse bütün albümlerinde kullandığı “oyun” imgesi.
Hayatı oyunlaştırması, ilişkilere, yaşananlara “oyun”
gözüyle bakması. Bu oyun tabi ki beraber oynanan bir oyun. Bir de şarkılarda
her daim yer alan “sen” imgesi.
Kahyalıoğlunun tesptine gore Ortaçgil şarkılarını hep bu “oyun”
ve “sen” imgeleri çevresinde kurguluyor.
Albüm albüm, şarkı şarkı hem sözlerin hem de müziğin
analizini yapıyor Kahyalıoğlu.
Aynı zamanda Ortaçgilin beraber çaldığı arkadaşlarından da
kısaca bahsediyor.
Bu kitabı okuyup bitirdiğimde Ortaçgil şarkılarını yepyeni
bir “kulakla” dinledim.
Ve çok daha fazla keyif aldım.
Ayrıca müzik akımlarını, o zamanın siyasi ortamıyla beraber
nasıl şekillendiğini de anlamış oldum.
Bence sadece Ortaçgil sevenlerin değil, Türk ve dünya müzik
tarihi hakkında fikir sahibi olmak isteyenlerin de okuması gereken bir kitap.
Ortaçgil sevenlerin ise hiç durmamaları gerek!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder